2016 ... SELAM
Koca bir yıl geçti.
Aslına bakarsanız üstümüzden kamyon geçti.
Anladık ki sağlık aslında her şey...
Direnmeye devam ediyoruz ama.
Direneceğiz de...
Zor olsa da bu böyle !
İçimdeki Bridget Jones bu yıl için de "new year resolutions" yazmak istiyor aslında.
Ama uygulamadıktan sonra ne anlamı var değilmi sevgili okuyucu.
Bu arkadaş, size her gün yazacaktı değil mi?
Güya Doğa Rutkay'a özenmişti, her güne bir not düşecekti.
Belki bu sayede o kapanan çakra açılacaktı.
Çakra falan dedim diye beni ciddiye almamaya kalkmayın hani. Haklısınız, niye yapmayasınız ? Aslına bakarsanız çakradır, reikidir ne bileyim mantradır ve daha bir sürü budist ruhlu, uzakdoğu özentili kelime bana da saçma gelirdi. Ta ki Metin Hara ile tanışana kadar.
Metin Hara'nın "Yol" isimli kitabını okuduğumda, 2014'ün son çeyreğindeydim.İhtiyacım olduğu bir anda bana geldi. Çoğu yerini de gerçekten olduğu gibi sindirdim.
Çakra kavramı oradan emanet.
Yaratıcılığıma ket vurduğumu farkettim onun sayesinde. Bunun için bir şey yaptım mı ?
"Yeni başlıyorum" diyelim.
Gelelim yeni yıla...
Olağanüstü endişeli ve bir o kadar da şüpheli bir yıl öngörüm var maalesef. Evet, alfaya geçmem lazım. İçimde yaşayan beta (ki sebepleri belli) bana zarar veriyor biliyorum. Sırf alfaya geçebilmek için, umutlanmam lazım. Keyiflenmek için yapmadıklarımı yapmam lazım.
Eskiden beni mutlu eden ne varsa oraya gelmem lazım.
Bu bir fotoğraf işlemek de olabilir, şuraya iki satır karalamak da. Ya da "Esrarengiz Bahçe"mi boyamak ...
Sizin anlayacağınız daha çok yazmak istiyorum.
Akşamları yürüyüş yapmak istiyorum.
Bol bol inanmak ve umut etmek istiyorum.
Daha bir sürü şey var ama yazamıyorum işte ...
Sanırım bol bol dua da lazım... İhtiyacımız var.
İyi bakın kendinize !
Ben buralardayım, gitmedim bir yere ...
Şeyda
"LOST but FOUND"
Aslına bakarsanız üstümüzden kamyon geçti.
Anladık ki sağlık aslında her şey...
Direnmeye devam ediyoruz ama.
Direneceğiz de...
Zor olsa da bu böyle !
İçimdeki Bridget Jones bu yıl için de "new year resolutions" yazmak istiyor aslında.
Ama uygulamadıktan sonra ne anlamı var değilmi sevgili okuyucu.
Bu arkadaş, size her gün yazacaktı değil mi?
Güya Doğa Rutkay'a özenmişti, her güne bir not düşecekti.
Belki bu sayede o kapanan çakra açılacaktı.
Çakra falan dedim diye beni ciddiye almamaya kalkmayın hani. Haklısınız, niye yapmayasınız ? Aslına bakarsanız çakradır, reikidir ne bileyim mantradır ve daha bir sürü budist ruhlu, uzakdoğu özentili kelime bana da saçma gelirdi. Ta ki Metin Hara ile tanışana kadar.
Metin Hara'nın "Yol" isimli kitabını okuduğumda, 2014'ün son çeyreğindeydim.İhtiyacım olduğu bir anda bana geldi. Çoğu yerini de gerçekten olduğu gibi sindirdim.
Çakra kavramı oradan emanet.
Yaratıcılığıma ket vurduğumu farkettim onun sayesinde. Bunun için bir şey yaptım mı ?
"Yeni başlıyorum" diyelim.
Gelelim yeni yıla...
Olağanüstü endişeli ve bir o kadar da şüpheli bir yıl öngörüm var maalesef. Evet, alfaya geçmem lazım. İçimde yaşayan beta (ki sebepleri belli) bana zarar veriyor biliyorum. Sırf alfaya geçebilmek için, umutlanmam lazım. Keyiflenmek için yapmadıklarımı yapmam lazım.
Eskiden beni mutlu eden ne varsa oraya gelmem lazım.
Bu bir fotoğraf işlemek de olabilir, şuraya iki satır karalamak da. Ya da "Esrarengiz Bahçe"mi boyamak ...
Sizin anlayacağınız daha çok yazmak istiyorum.
Akşamları yürüyüş yapmak istiyorum.
Bol bol inanmak ve umut etmek istiyorum.
Daha bir sürü şey var ama yazamıyorum işte ...
Sanırım bol bol dua da lazım... İhtiyacımız var.
İyi bakın kendinize !
Ben buralardayım, gitmedim bir yere ...
Şeyda
"LOST but FOUND"
Yorumlar
Yorum Gönder