İşte Yeni Bir Hafta Daha ...


Yeni bir haftaya başlıyoruz. Heybemizde bir önceki haftadan kalanlarla yürümeye devam ediyoruz. Geçen hafta iyi bir şeyler oldu mu diye şöyle bir dönüp bakıyorum geçmişe. İyiler ve kötüler bir arada. Haftaya kötü başlamıştım tatil dönüşü. Çünkü aklım karmakarışıktı ve bir türlü o açıklayamadığım sıkıntı nedeniyle darmadağın oldum. Neyseki meselenin ilk aşaması çözüldü.
Bunun dışında geçen hafta kariyerimin ilk takdirnamesini aldım. Bu da iyiler hanesine düşülecek bir not.
Galatasaray 89. dakikada o golü yemeseydi TURKCELL Süper Lig cephesini de iyi kapatacaktım ama olmadı. Gerçi takımın savaşçı duruşundan hala memnunum.

Bugün durum nasıl ? Mülkiye İzmir grubunda canımı sıkan bir şeyler olmasaydı daha iyi olurdu. Kötü yazmayı sevmeyen ben kötü yazmak zorunda kaldım yine. Ama her şey şimdilik yolunda.

Alışıldığı üzere haftanın müzik takıntılarına da yer verelim. Geçen hafta en çok dinlediğim 10 parça :
1. Ferhat Göçer - Cennet
2. Can Atilla - Fetih
3. Yaşar - Şarkı Halinde Kal
4. İlhan İrem - Yemyeşil Bir Deniz
5. The Cranberries - Animal Instinct
6. Burhan Öçal - Nihavend Longa
7. Candan Erçetin - Le Meteque
8. Can Atilla - Sultanlar Aşkına
9. Burhan Öçal & Trakya All Stars - Kara Çalı
10. Norah Jones - Wish I Could

Bir de edebi not var geçen haftaya yönelik. Tuna KİREMİTÇİ'nin "A.Ş.K. Neyin Kısaltması ?" isimli derleme kitabını okuduktan sonra bir şeyi farkettim. "Bu İşte Bir Yalnızlık Var" ve "Git Kendini Çok Sevdirmeden" isimli kitaplarında yakalayamadığım edebi lezzeti denemelerde yakaladım. Sözcükleri denemelerinde daha iyi kullanıyor Tuna Kiremitçi. Bende yazma arzusunu uyandırdı yeniden. Teşekkür ederim :)

Yorumlar

GEZGİNİN HARİTASI